Bilim dünyasının en ilginç elementlerinden biri olan sezyum (Cs), yumuşaklığı ve reaktivitesiyle sıradan metallerden ayrılıyor. Öyle ki, plastik bir kaşıkla bile kesilebilecek kadar yumuşak olan bu metal, aynı zamanda ölümcül derecede tehlikeli.
Altın gibi parlayan bu madde, oda sıcaklığında bile zorla kararlı kalırken, 30 dereceye yaklaşan bir ısıda erimeye başlıyor. Bu da, insan vücudu sıcaklığının bile sezyumu sıvı hale getirmek için yeterli olduğu anlamına geliyor.
Sezyumun bu kadar tehlikeli olmasının asıl nedeni ise, suyla temas ettiğinde verdiği şiddetli tepkime. En ufak bir damla bile, patlamaya yol açacak kadar büyük bir enerji açığa çıkarabiliyor. Hatta yalnızca havadaki nemle temas etmesi bile ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Bu tepkime sırasında yoğun ısı, yüksek basınç ve yanıcı hidrojen gazı ortaya çıkıyor. Bu nedenle sezyum sıradan bir kapta değil; özel olarak tasarlanmış cam ampullerde, hava geçirmeyen ortamlarda, mineral yağların altında ya da vakumlu ambalajlarda saklanmak zorunda.
Yumuşak yapısı şaşırtıyor
Yumuşak yapısı da bu kararsızlığın bir yan ürünü. Mohs sertlik ölçeğine göre insan tırnağının sertliği 2,5 iken, sezyumun sertliği sadece 0,2. Yani talktan, grafitten ve pek çok yumuşak maddeden bile daha kırılgan. Dokunduğunuzda şekli bozulur, hafifçe ısıttığınızda erir, suya değdiğinde ise şiddetle patlar…
Bu kadar riskli bir elementin fiyatı ise hiç de düşük değil. Yüksek saflıkta bir gram sezyum, 10 doların üzerinde bir değere sahip. Ucuz değil çünkü üretimi zahmetli, taşınması tehlikeli ve korunması oldukça zahmetli.
Ancak bu kadar tehlikeli bir elementin bu denli değerli olmasının elbette geçerli bir sebebi de var. Sezyum, atomik seviyede olağanüstü bir hassasiyete sahip. Titreşim frekansı o kadar kararlı ki, zamanın en hassas şekilde ölçülmesinde referans olarak kullanılabiliyor. Bugün kullandığımız atom saatlerinin temelinde sezyum var. GPS sistemlerinden finansal ağlara, laboratuvar cihazlarından iletişim altyapılarına kadar pek çok sistem, saniyenin kesinliğini sağlamak için sezyuma güveniyor.
Sezyumun günlük hayatta kullanımı
Günlük hayatta doğrudan kullanım alanı neredeyse yok denecek kadar az olsa da, sezyumun özel alanlarda önemli rolleri bulunuyor. Vakum tüplerinde, kızılötesi detektörlerde, ışığa duyarlı bazı sensörlerde ve petrol sondaj teknolojilerinde sezyum bileşiklerinden yararlanılıyor. Ayrıca radyoaktif sezyum izotopları, tıpta hedefe yönelik kanser tedavilerinde de kullanılabiliyor.
Altına benzeyen görünümüne rağmen, sezyum onun tam zıttı bir karaktere sahip: Kararsız, saldırgan ve oldukça narin… Ona yaklaşmak özel bilgi, doğru ekipman ve ciddi bir dikkat gerektiriyor. Ancak tüm bu risklerin arkasında, modern dünyanın hassas ölçüm ihtiyacına hizmet eden paha biçilmez bir element yatıyor.